Açık Görüşme…

HAFTAYA BAKIŞ

AHMET TANER KIŞLALI

Açık Görüşme…

Celal Bayar’ın kızı Sayın Nilüfer Gürsoy, bir mektup yollamış.

Kanal 6’daki “Ceviz Kabuğu” programında aktardığım bir bilginin yanlış olduğunu söylüyor. Atatürk‘ün devrimini “halk tarafından kabul edilen ve edilmeyen” olarak ikiye ayıran kişinin, babası olmadığını vurguluyor.

Şöyle diyor:

Celal Bayar: “Atatürk’ü sevmek milli bir ibadettir” diyen kişidir. Atatürk’ün ölümünden hemen sonra TBMM’deki konuşmasında söylediği bu sözün hayatı boyunca takipçisi olmuştur. Yassıada duruşmalarında mealen tekrarlarsak: ‘Her şeyimi alabilirsiniz ama Atatürk’e olan bağlılığımı, yakınlığımı elimden alamazsınız’ demişti.”

Ve ekliyor:

“Celal Bayar hakkındaki yersiz sözlerinizi açıktan düzeltme yoluna gideceğinizi umuyorum ve bekliyorum. ‘Millete mal olmuş inkılaplarımızı mahfuz tutacağız’ sözü Adnan Menderes tarafından 1950’de söylenmiştir.”

Sayın Gürsoy’un duyarlılığını anlıyorum.

Ama Atatürk’ü sevmek ile Kemâlizme bağlılığın aynı şey olmadığını da bir kez daha dile getirmek gereğini duyuyorum. Laiklik başta olmak üzere. Kemalizmin ilkelerinden sapmanın, büyük ödünler vermenin, Demokrat Parti iktidarı ile başlamadığını kim öne sürebilir?

Eğer Bayar ile Menderes arasında temelde bir görüş ayrılığı varsa; cumhurbaşkanı ve başbakan olarak on yılı birlikte nasıl geçirmişlerdir?

★★★

1950’den başlayan “Atatürk’e evet, Kemalizme hayır” çizgisi, Türkiye’yi bugünkü büyük bunalıma kadar getrdi. Ve “Demokratik Toplumcu Çağrı”, bu yarım yüzyıllık aymazlığı gün ışığına çıkardı.

Bana yollanan çok sayıda katılma mesajı var.

Kişisel olanları yayımlayamıyorum. onların “Aydınlanma Ateşi”ne gönderilmesi gerekiyor. Ama örgütlü katılımlara bu köşede yer verme sözümü de unutmuş değilim. Temsil niteliği olan yeni imzalar şunlar:

Zekeriya Gökpınar (Gaziantep Hacı Bektaş Veli Kültür ve Tanıtma Derneği Başkanı) Mustafa Gökkaya (Sakarya Çağdaş Eğitim Kooperatifi ve CUMOK’lar adına). Ati Gönen (Bayındır ADD Yönetim Kurulu adına), M. Top (Giresun ADD Başkanı), Hicran Karabudak (Antalya CUMOK’br adına), Serap Duru (Niğde ADD Yönetim Kurulu adına).

Karşıyaka CUMOK’lar da bir faks mesajı yollamışlar. Demokratik Toplumcu Çağrı’ya “büyük bir coşku ile” katıldıklarını bildiriyorlar.

★★★

Burhaniye CHP İlçe Başkanı uzun bir mektup yollamış. Bir yazımdaki şu tümcelerin kendisini çok üzdüğünü söylüyor:

“Bir bakıyorsunuz, küçücük Burhaniye’de Kemalizm anlatılıyor. Kocaman salon dopdolu. En önde DYP’Iİ belediye başkanı. Bütün siyil toplum örgütlerinin temsilcileri orada. Bir tek CHP İlçe başkanı yok.”

Sayın Ali Kemal Deveciler, tüm isteğine karşın, toplantıya hangi nedenlerle katılamadığını ayrıntıları ile anlatıyor. Ve ekliyor:

“Bu durum gerek partililerim gerekse Burhaniye halkı arasında İnha) uyandırmış ve herkese ayrı ayrı açıklama yapma zorunluğum doğmuştur. Toplantıya katılamama sebeplerimin aynı köşede duyurulmasını rica ediyorum.”

★★★

Köşemin bugünkü son konuğu Muhibbe Sağman.

Sayın Sağman, inanılmaz derecede bilinçli bir yurttaş… İnanılmaz derecede güzel bir insan…

Duyduğu her yeni açılan ADD şubesine bir kutlama yazısı yolluyor. Bir de “açılış bağışı Kendi deyişi ile “teselli bağışı”..

Ve yaşının elverdiği ölçüde enerjisi ile emekli olanaklarının elverdiği ölçüde parasıyla çabalıyor. Ülkesinin yeniden karanlıklara dönmemesi için… Sabırla ve büyük bir kararlılıkla:

“Ben 3 sene evvel, sizden aldığım ilhamla, her gün en az 10 Cumhuriyet Gazetesi alıp kahvehanelere, berber dükkânlarına, taksi yazıhanelerine, otobüs plantonlarına bırakan okurunuzum.”

Kendisi ve Beşiktaş Belediyesi’nden Aziz Karadaş ve arkadaştan ÂDD’ye toplam 80 milyon lira göndermişler. Genel merkez için bina alınsın diye… Bağışı “Aydınlanma Ateşi” köşesinde göremeyince de telaşlanmışlar. Acaba yanlış hesap numarasına mı yollandı kaygısına düşmüşler.

İstekleri üzerine, bankadaki sistem değişikliği nedeniyle değişmiş olan, söz konusu hesap numarasını duyuruyorum: Ziraat Bankası Kızılay Şubesi, Hesap No: 218 379.

Sayın Sağman tek bir kişi. Olanakları sınırlı. Ama önemli şeyler yapıyor.

Ve geceleri huzur içinde uyuyor… Etrafına güzellikler saçmış, kendine düşeni fazlasıyla yapmış bir insan olarak.