Anadolu’dan Manzaralar…

HAFTAYA BAKIŞ

AHMET TANER KIŞLALI

Anadolu’dan Manzaralar…

Geçenlerde ADD İç Anadolu Bölge Toplantısı vardı. 46 şubenin katıldığı toplantıda Sivas Şube Başkanı Sayın Naci Muslu ilginç bir bilgi verdi.

Cumhuriyet Üniversitesi’nin rektörünün ve tüm dekanlarının ADD Sivas Şubesi üyesi olduklarını öğrendik.

Taşıdığı adı hak eden pırıl pırıl bir üniversite.. Dinci belediyenin yardım isteyeceği kadar gücünü kanıtlamış bir ADD şubesi.

Ve utanç verici bir yakın geçmişi unutturma yolunda bir Sivas.

★★★

Hafta sonu Kütahya Emet’teydim

Küçük Emet’in tek salonu tamamen doluydu. Çok sayıda MHP’li, hatta FP’nin belediye başkan adayı bile, Sayın Halil Nuhuoğlu yönetimindeki ADD şubesinin düzenlediği toplantıdaydı.

Güçsüz bir sol, ama güçlü bir ADD var Emet’te.

Çünkü Aziz Mercan adında, pırıl pırıl genç bir kaymakam var. Emet’in önceki kaymakamı ise, şimdi Sivas’ta vali yardımcısı.

Köylerde Erbakan hükümetinin açık propagandasını yapan.. Dinci bir kanalın izlenebilmesi için para toplayan.. Eşi “türbanlı” bir doktor olan eski kaymakam
şimdi Sivas’ta etkili ve yetkili!

★★★

Bir sure önce de Karacabey’deydim.

Orada da ADD toplantısını onurlandıran genç bir kaymakamla tanıştım. İlçeye ilk atandığında dinci gazeteleri köylere resmi araçlarla dağıttıran bir kaymakamdı
bu.

Öykünün öncesini daha sonra Cumhuriyetten Sayın Mehmet Faraç anlattı..

Urfa’da ünlü bir vali Ham Erbakan’ın Konya’da otobüsünün üzerine çıkarıp da elini havaya kaldırdığı isim. Yardımcısı da şimdiki Karacabey Kaymakamı.

Birlikte ŞURKAV adlı bir vakıf kuruyorlar.

Köyler dahil, türbeler, camiler, çeşmeler onarılıyor. Dokunulmayan tek bir çeşme var. Görkemli, Mustafa Kemal Yolgösteren Çeşmesi.

İkili gelene kadar Urfa’da türbanlı tek bir kamu çalışanı bile yok.. Ama artık çok!

Eşi türbanlı, sokağa çıkmayan, erkek eli sıkmayan, toplantılara katılmayan eski Urfa Vali Yardımcısı da şimdi Karacabey’de devleti temsil ediyor.

★★★

Bir yanda Sivas’taki adına layık Cumhuriyet Üniversitesi.. Öte yanda, tarikatçıların yönetiminde ve denetimindeki çok sayıda taşra üniversitesi..

Bir yanda, Aydınlanma ya gönül vermiş, yürekli eğitimciler.. öte yanda, Cumhuriyetin temel değerlerine inanmayan, ya da inandıkları halde sindirilmiş çok sayıda öğretmen..

Bir yanda, pırıl pırıl Emet Kaymakamı ve benzerleri.. öte yanda, ‘ADD toplantılarına gelirsem duyulur’ diyen imam-hatip mezunu kaymakamlar.. Ya da, fırtınanın dinmesini beklerken sipere yatmış Cumhuriyet karşıtları..

Yekta Güngör Özden, ADD’nin bölge toplantısında somut bir bilgi vermişti:

– 1994’ün Şubat’ında zamanın başbakanına iletilen bir yakınmaya göre; Emniyetin dörtte üçü, milli eğitimin yarıya yakını, vali ve kaymakamların yansı, yargının üçte biri şeriatçıydı!

Aradan 5 yıl geçti…

Acaba bu manzara ne ölçüde değişti?

Acaba ellerindeki yetkileri dinci güçlere yardım için kullanmış olan kamu görevlilerinden kaç tanesi hak ettiği cezayı buldu?

NOT: O. Pamuk hakkındaki yazılara yönelik ilgi artarak sürüyor. Yazın yaşamımızın çok saygın ismi Prof. Tahsin Yücel’den bu konuda aldığım ilginç mektubu cuma günü okurlarıma sunacağım.