Trakya’nın Ortamı

HAFTAYA BAKIŞ

AHMET TANER KIŞLALI

Trakya’nın Ortamı

Hani bir zamanlar bir Mezarcı vardı. RP milletvekili idi. Atatürk’ün annesine kadar dil uzatmıştı.

Ve yoğun tepkiler yağmıştı.

Ama en ilginç tepkilerden birisi gözlerimizden kaçmış… Geçenlerde Edirne’de öğrendim. Bir RP milletvekilinin Atatürk’e dil uzatması karşısında; Meriç ilçesi RP örgütü meğer kendi kendini feshetmiş!..

Sayın Erbakan, bir Arap gazetecisine söylediği şu sözleri, acaba Trakya’da yineleyebilir mi?

“Atatürk laik rejimi empoze ederek camilerde ibadeti yasakladı. Camilerin bir kısmı atlara yarış sahası haline getirildi. İslam ilmi ile uğraşanları öldürttü…”

Ve RP’nin Meriç örgütü olayı, bana bir başka olayı çağrıştırdı.

Bir kamuoyu yoklaması, halkın yüzde 84’ünün Atatürk’e büyük sevgi ve saygı beslediğini ortaya koymuştu. Bir toplantıda bunu dile getirdiğimde, Sayın Ali Bulaç’ın sözümü kestiğini anımsıyorum:

– Ama aynı araştırmaya göre, halkın gene yüzde 84’ü dine de çok saygılı!

Elbette doğruydu. İki orantının tıpatıp aynı oluşu ise çok düşündürücüydü.

★★★

İstanbul’dan Edirne’ye, beş günde dört toplantı, bir canlı yayın… Ve inançlı, coşkulu insanlar.

Trakya Üniversitesi’nin büyük amfisinde, gençler merdivenlere oturmuşlardı. Çorlu’da belediyenin büyük düğün salonunda en az sekiz yüz kişi vardı… Bir tatil gününde, saatler boyu kapalı bir salonda konuşma dinleyen, bitiminde duyarlılığını ayakta uzun uzun vurgulayan bir kalabalıktı bu.

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Edirne şubesinin kurucu başkanlığını Süreyya Eryaşar yapmış. İki yılda tam sekiz şube açılmış Trakya’da.

Uygun bir ortam… Kemalizme, aydınlığa inanmış insanlar… Sayın Koru Engin gibi Atatürk Türkiyesi’ne layık bir vali… Çağdaş bir yerel yönetim… Şeriatçılığın giremediği bir üniversite… Yoğun bir çalışma…

Böyle bir Edirne karanlığa dönebilir mi? Döndürülebilir mi?

ADD bayrağı, şimdi Prof. Dr. Ahmet Saltık’ın elinde… Tuncelili, pırıl pırıl bir aydının… “Peçeli” bir öğrencinin ameliyathaneye girememesi nedeniyle tehditler alan bir inançlı insanın.

Sayın Saltık öncelikle gençlere yönelmiş. Gençlere ve yarının gençlerini eğiten öğretmenlere.

Çorlu bir sanayi kenti. Yerel yönetim orada da Kemalistlerde.

Kimileri, başka bölgelerden gelen ya da “getirilen” işçilerin, bağdaşık toplumsal yapıyı bozmasından çekiniyor. Çerkezköy’ün şeriatçılara “hedef” seçildiğini öne sürenler var.

Ama Trakya’nın sağlıklı toplumsal yapısının yeni gelenleri de etkileyeceğine inananlar çoğunlukta.

Çorlu ADD’nin başkanı bir emekli öğretmen… Sayın Yadigar Özçelik gibi yönetimin etkili birçok üyesi de kadın. Büyük bir özveri ile çalışıyorlar. Gençlere çok ucuza İngilizce ve matematik kursları düzenliyorlar. Gerekirse insanları teker teker kazanmaya hazırlar ve soruyorlar:

– Başka ne yapabiliriz?

★★★

Trakya’da yoksulluk yok… İnsanlar arasında uçurumlar yok… Ve elbette bağnazlık da yok!

Hoşgörü var.

Gece korkusuzca sokağa çıkabilen kadınlar var.

Tıpkı çoğulcu yapısı ile bir hoşgörü ve barış yöresi olan Hatay gibi.

Antakya’lar, Edirne’ler, Çorlu’lar bozulmamalı… Türkiye’nin her yeri onlar gibi olmalı. Anadolu mozayiği Antakyalaşmalı, Türkiye Trakyalaşmalı!