Çuvala Sığmayan Mızrak

HAFTAYA BAKIŞ

AHMET TANER KIŞLALI

Çuvala Sığmayan Mızrak

Şu satırlar, bir belediye başkan adayının seçim bildirgesinde yer alıyordu:

“İş ver, gör kişiliği. Bu işin ehli biziz. Kıtlık lokması bollukta unutulmaz. Allah adına, Allah aşkına, insanlık ve İslam adına, gönül verin, oy verin. El ele, kol kola hep birlikte Osmaniye’yi yeniden kuralım diyorum… Allah’ın selamı üzerinizde olsun. Osmaniye’nin emaneti önce Allah’a, sonra Osmaniyelilere olsun…”

Beş gün önceki seçimlerin bu adayı, acaba hangi partiyi temsil ediyordu?

Benzer sözleri seçim konuşmalarında sık sık eden Erbakan’ ın partisini mi? Yoksa “Siyaset dinin emrindedir” diyen Çiller’in partisini mi?

İkisi de değil.

Atatürk’ün (!) partisini…

Bir…

RP’li başkanvekilinin başkanlığındaki TBMM kurulu Pakistan’ı resmen ziyaret ediyor. Pakistan’ın Meclis Başkanı Türk parlamenterleri makamında kabul ediyor.

Laik olmayan dost ülkenin bu önde gelen ismi,
dinin siyasete karıştırılmasının tehlikeleri üzerine
uzun bir konuşma yapıyor bizimkilere… “Molla”lara cesaret verilmesinin yaratabileceği olumsuz sonuçlara dikkati çekiyor.

“Molla “ları da RP’li TBMM Başkanvekili savunuyor…

İki…

Özbekistan yönetimi geçenlerde bir karar alıyor.
Fethullahçıların ülkelerinde açtığı okullarda ders
veren Türk bayan öğretmenlerin “türban” takmalarını yasaklıyor.

Onlar da “peruk” takarak derslere girmeye başlıyorlar..

Özbek makamları, ilahiyat fakültesi mezunu dört
öğretmeni Türkiye’ye geri gönderiyorlar. Türk büyükelçiliği bunu, Özbek makamlarının laik eğitim konusundaki “yüksek hassasiyeti”ne bağlıyor…
Dört…

Atatürk Caddesi, Taşkent’in en seçkin caddelerinden birisi. Üzerinde ülkenin en görkemli alışveriş merkezi elan “MİR Süpermarket” var. Sahibi de bir Türk.

Ahmet Demir, Taşkent’i ziyaret eden Türk gazetecilerine yakınıyor:

“- Maalesef Özbek makamları REFAH YOL hükümetine pek sıcak bakmıyorlar…”

Beş…

DYP’li Devlet Bakanı Nevzat Ercan, yargının ve
YÖK’ün “türban “la ilgili kararlarına ateş püskürüyor:

“- Tesettür Allah ‘ın emridir!”

Bir tarafta din ile iç içe bir Pakistan… Orta Asya
Türk cumhuriyetleri arasında en dindarı olan Özbekistan…

Öte yanda “laik” (!) Türkiye Cumhuriyeti…

İslam; siyasetin hamuru yapmış başbakanları, başbakan yardımcıları ve bakanlan ile…

Kamu görevlisinden, işçisinden, öğrencisinden
esirgemediği tekmenin, tokatın, copun yerini: Aczmendilerin önünde, çarşaflı canlı bombaların önünde, saygı ve hoşgörüye terk eden polisi ile..

Mafya, siyaset, tarikat, devlet yumat ile…

Allah’ın adını seçim rüşveti yapmış “solcu ” partileri, ile.,.

Ve bu manzara karşısında bile “bireysel” tutumunu değiştirmeyen Mümtaz Soysal bile sonunda çileden çıkaracak kadar gerçeklere gözünü kapayan “solcu önderleri ile…

Umutsuzluğa mı kapılmak?

Hayır!

Çünkü artık mızrak çuvala sığmıyor. Ne sağda ne solda. Ne CHP’de ne DSP’de. Ne poliste ne de devletin tepelerinde…

Gerçeklerin saklanamaz olduğu yerde, ancak o gerçeklerin ardındaki umutlar tükenir. Ve her tükenen umut, yeni bir umudun çekirdeğini oluşturur!

Tıpkı, çürümüş diye toprağa attığınız bir meyvenin çekirdeğinden, yen ve gür bir ağacın doğması gibi…