Sivas’tan Marmaris’e…

HAFTAYA BAKIŞ

AHMET TANER KIŞLALI

Sivas’tan Marmaris’e…

Uğur Mumcu‘yu ve O’nunla birlikte Muammer Aksoy‘ları Bahriye Üçok‘ları anma haftası dopdoluydu. Benim için Sivas’ta başlayıp, Muğla’ya kadar uzadı.

Gerici baskıyı üzerinden atmış bir Sivas… Kemalizmi öğrenmek, Atatürk’ün izcisi Mumcu’yu anmak için saatlerce ayakta beklemeyi göze alan gençliği ile bir
Marmaris… Ve hafta içi bir öğleden sonra işini gücünü bırakıp ADD ile ÇYDD’nin ortaklaşa düzenledikleri toplantıya koşan bir Muğla…

★ ★★

Sivas’a uzun yıllar sonra yeniden gittim… Kafamda 37 çıra insanın unutulmaz anısı ve olumsuzluğu ile.

Ve olumlu düşüncelerle, mutlu dondum

Sokaklarda bağnazlığın baskısı yoktu. Anadolu aydınlanmasının kadınları vardı… Arabaların camlarında koca koca Uğur Mumcu resimlen vardı.

Sayın Mehmet Süngü’nün başkanlığındaki ADD şubesi, gücünü herkese kabul ettirmişti… Son başvurularla birlikte sayıları 800’ü bulan üyeleri ile. Çatısı altında topladığı sendikalar ve diğer sivil toplum örgütleriyle. Ve her türlü etnik yada mezhepsel ayrımı aşmış. Kemalizm odağında bütünleşmiş yapısı ile…

ADD, Sivas’ta laik-demokratik cepheyi gerçekleştirmişti.

O cephenin sözcüsü gibi -büyük bir özveri ile hizmet veren- bir de radyoları bulunuyordu: “Arkadaş Radyosu”

İstanbul Gazi olaylarından sonra Sivas’ta gerginlik yaşandığı günlerdeki ilginç bir olayı anlattılar… RP’li ünlü Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu‘nun nasıl ADD yöneticilerini çok nazik bir biçimde davet ettiğini, kentte huzurun korunabilmesi için kendilerinden nasıl yardım istediğini ve ADD’nin ağırlığını kullanması ile nasıl o zor günlerin kazasız atlatıldığını…

Ama Sivas’ta gerici baskının sürmesi için adeta devletin çaba gösterdiği inancı yaygın! önemli konumlardaki kamu görevlileri, hep laiklik
karşıtı “cephe “nin yandaşlarından seçilmiş gibi.. Bu açıdan üniversite de çok önemli. Yeni atanacak rektörün “yansız” olmaması gerekiyor. Artık yansız değil,
laik-demokratik cumhuriyetten yana “açık tavrı” alacak yöneticilere gereksinim var.

Toplantıya Malatya’dan kalkıp gelenler, İnönü Üniversitesi’ndeki olumsuzlukları anlattılar. Somut, üzücü örnekleriyle.

Eğer Sayın Demirel, Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı son atamalarda alkışlanan tavrını, yeni rektör atamalarında da sürdürürse… Ve kurulacak yeni hükümet,
Anadolu’yu çağdışı kafalı, laiklik ve demokrasiye inanmamış kamu yöneticilerinden arındırsa… Sivas ve benzerlerinin geleceklerinden hiç endişe duymam!

★ ★ ★

Marmaris ve Muğla gerici baskıların zaten kolaylıkla giremediği, giremeyeceği yerler. Çünkü toplumsal yapılan buna elverişli değil.

Ama karanlık güçlerin ülke çapındaki çabaları, oralarda da toplumsal duyarlılığı arttırmış.

Marmaris’te emekli Deniz Hâkim Albay Ertan Timur‘un başkanlığını yaptığı ADD, çok bilinçli bir yönetime sahip Atatürk’ün hemen tüm kurumlarını kapatmış olan “Marmaris emeklisi “ne de onlar kapılarını kapatmışlar. Öğretmenlere ve lise gençliğine yönelik çok olumlu çabaları var.

Muğla ADD Şube Başkanı Ünal Türkeş ise gazeteci- yazar. Onur duydukları bir hemşerisinin, Yunus Nadi‘in resmini başköşeye koymuş. ADD’nin takviminin hemen yanına… Mumcu’nun, Aksoy’un. Üçok’un ölüm günleri dahil. Türk devriminin bütün önemli ve anlamlı günlerini gösteren (ve her Kemalistin duvarında bulunması gereken) güzel takvimin yanına…

Sayın Türkeş, Cumhuriyet gazetesinin daha çok okunması için Muğla’da açılan bir kampanyanın da öncülüğünü yapıyor. Sunuş konuşmasında, Cumhuriyet’in bugünkü savaşım içerisindeki yerini, özenle vurguladı.

★★★

Anadolu’ya gidip de umutsuz dönmek olanaksız!

Ama Ankara’da birileri hâlâ “gaflet” içinde…

Kimisi, devleti Anadolu’da, laikliğe ve demokrasiye
inanmayanlara temsil ettirmenin aymazlığı içinde. Kimisi, Altıok’lu bayrağın altında “3 okun işlevsizleştiğini”ni bağıra çağıra savunmanın aymazlığı içinde. Kimisi de, o aymazları hâlâ CHP’nin içinde ve hatta vitrininde tutmanın aymazlığı içinde.

Taban, CHP’li(!) Ercan Karakaş‘lara ve benzerlerine ateş püskürüyor. Ama o tabanın sesini, dile getiren -ve Aftıok’a karşı açtığı savaşı sürdüren Sayın Kara-
kaş’ın partiden atılmasını savunan- Av. Şahin Mengü‘nün dilekçesine, CHP yönetiminden yanıt bile yok!

Umutları kıran Anadolu değil, Ankara!